Artvin’in Hopa ilçesinde 31 Mayıs 2011’de AK Parti mitingi öncesi ve sonrasında meydana gelen olaylarda emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun ölümüne sebep oldukları iddiasıyla 13 polisin yargılanmasına devam edildi.
Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya Metin Lokumcu’nun eşi ve yakınları ile tarafların avukatları katıldı.
Tanık polislerden Ankara Adliyesi’nden Sesli ve Görüntülü Bilgi Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlanan ve o dönemde Artvin İl Emniyet Müdürlüğü’nde başmüfettiş olarak görev yapan ACA, görevlendirildiğini ifade etti. Olay günü miting olacağı için Hopa’da trafik düzenlemesine başvurarak, “Telsizden müdahale emri duydum. Müdahale. Kaymakamlık talimat vermişti. Hatırlamıyorum. başka bir şey.” dedim.
Ankara’dan SEGBİS’e bağlanan polis memuru EU, Metin Lokumcu’yu daha önce tanımadığını, olaylar çıkınca grubun taşlı saldırısına maruz kaldıklarını söyledi.
Olay günü AK Parti Hopa İlçe Teşkilat binası önünde görevde olduğunu belirten görgü tanığı HA, “Saat 11.00 sıralarında 30-40 kişilik bir grup taş ve taş kırmaya başladı. bize parkeler. Kaymakamlık binasının altındaki çayevinin camları kırıldı. Daha sonra miting alanına doğru koştular. İlgili tutanağı imzalamadım.” dedi.
Urla 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya SEGBİS ile bağlanan RC, Hopa ilçe girişinde görev başında olduğunu, olayları net göremediğini, uzaktan takip ettiğini anlattı.
RC, Terörle Mücadele Şube Başkanı İ.A. olay tutanağını imzalattılar.
Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nden duruşmaya SEGBİS ile bağlanan polis, KB’de Metin Lokumcu’yu hatırladığını belirterek, “Çevre polisini engellemeye çalışıyordu, arkasındaki grubu yönlendiriyordu. inşaattan kalas, demir ve taşlar fırladı.Olaydan sonra mavi gömlekli ve kot pantolonlu şahıs hayatını kaybetti.Adının Metin Lokumcu olduğunu öğrendim.Fiziksel olarak lidere benziyordu.Lokumcu’nun beni engellemeye çalıştığını hatırlıyorum. Tehditkar bir şekilde polisin önüne çıktı.” sözlerini kullandı.
Samsun 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya bağlanan Polis CYA, olay günü kümenin çileden çıktığını belirtti. dedi.
Eskişehir L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunan tanık İ.A. O dönemde Terörle Mücadele ve Güvenlik Dairesi Başkanı olarak miting alanı çevresinde görevlendirildiğini de belirtti.
İ.A, grubun olaylar başlamadan önce ellerinde gazoz şişeleri ve taşlar hazırladığını belirterek, “Eline geçen ne varsa fırlattılar. Sandalyeler, gazoz şişeleri hatta sopalar bile fırlatıldı. Grubun alanı genişledi ve dağıldı. ara sokaklardan taşlar gelmeye başladı.” dedim.
Metin Lokumcu’yu tarlada gördüğünü ifade eden İ.A, “Birine vurduğunu görmedim ama Lokumcu bölgede çok hareketli, çok agresifti. Kamera görüntülerinde çok net görünüyor. Tehdit ettiğini gördüm. biz.” dedi.
Duruşmada bilirkişi olarak dinlenen Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, görüntüde Lokumcu’nun elinde gaz kullanıldığının göstergesi olan limon olduğunu iddia etti.
Olayda kullanılan gazın kalbi besleyen ve solunum yapan damarların daralmasına neden olabileceğini belirten Fincancı, kullanılan gazların akciğerlerde ciddi hasara yol açacağını söyledi.
Duruşmaya yarın diğer tanıkların dinlenmesiyle devam edilecek.
Etkinlik
Artvin’in Hopa ilçesinde 31 Mayıs 2011’de düzenlenen AK Parti mitingi öncesi ve sonrasında çıkan olaylarda, parti konvoyundaki araçlar taşlandı ve güvenlik güçleri havaya uyarı ateşi açtı.
Taşlı ile düzenlenen saldırıda Başbakanlık Koruma Müdürlüğü’ne bağlı bir polis memuru yaralanırken, olaylarda rahatsızlanan emekli öğretmen Metin Lokumcu kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
Trabzon ve İstanbul adlı sağlık kurumlarının hazırladığı raporlarda, Lokumcu’nun vücudunda toksik madde bulunmadığı, ölümün mevcut kalp ve damar hastalığının aktivasyonu sonucu meydana geldiği belirtildi.
Hopa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın olay günü görevde olan 13 polis hakkında Lokumcu’nun ölümüne sebep oldukları gerekçesiyle “ihmalle ölüme sebebiyet verme” suçundan hazırladığı iddianame Hopa Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. İlk Dereceden.
Güvenlik nedeniyle Trabzon 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen dava, bu mahkemenin “görevsizlik kararı” ile Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı.
